İşte orada duruyor! Görmüyormusun? Önüm, arkam, sağım, solum morarmış, hiç durup dinlenmemiş, gözlerinin altları şişmiş bir yalnızlık, ezelden ebediyete çaresiz bir çocuğun yaşantısı gibi gölgelerin rengine bürünmüş, çok renkliliğini saklamış, açığa vuramamış ve peyderpey sanki acelesi varmış gibi ölümün, bir sonbahar yaprağının kaderine öykünmüş geçmişim…soyunmuş da soyunmuş sarıya… Bak şuracıkta duruyor, elini uzatsan dokunacak, sesini yollasan bütün duvarlarına çarpıp yine orada duracaktır ömrümün. Florasan yalancılığında tanrıların hüküm sürdüğü, saman alevi şiirlerin ve beceriksiz kadınların harmanladığı bir kederler silsilesine serpiştirilmiş yeni yeni acıcıklar, o acıcıkların siluetini gölge parşömenlere çizmeme yardımcı olan yalancı, sahte, kendiliğinden silinen, alakasızları sildiren kalemler ve kabı ihanet kokan defterleri sakladım uzun zamanlar. Yorgunum… ve dediği gibi şairin " Yaşamak gibi bir anlamı var…" bu yorgunluğun. Yok etmek futursuzca bazı şeyleri ve hiç yaşanmamış kabul etmek kimi geçmişleri, omuzunda dünyayı taşıyan Atlas’ın bile kaldıramayacağı bir yük, ben nasıl ezilmem altında, ben nasıl bırakıvermem, nasıl terk etmem hem üzerinde yaşadığım hem omuzlarımda taşıdığım gezegeni.
Anlatmaya kalksam belki, belliki anlaşılamayacak yine sözcükler, yine cümlelerin uzunluğundan, absürdlüğünden kinayelerin söz açılacak, söz kıvamı tutturulamayan bir iksir misali tenceremde kaynayıp duracak mütemadiyen, hiçbir tabakta kaşıklanamayacak aşk için yaptığım büyülerim, hiçbir şekilde kokmayacak artık aprtan çıkan melodilerim, melodramlarım, gecelerim, gölgelerim, gündüzlerim, seslerim, içerimdekilerim, dışarımdakilerim, şimdilik şurada dursuncuklarım, ileride bakarızlarım, sevmelerim, ağlaşmalarım, kemanım, hiçbir "hiç" bu denli hiç olmayacak belki, belliki hiçbir tanrı bu kadar sevilemeyecek… Yine de umut etmek, yine de gülümseyerek bakmak gerekirse ben içinde İkinci Tekil Yalnızlık olan ve Kipi Kendinden Meçhul şiirin satır aralarında gülümseyeceğim, gözlerimle çizeceğim yine gecenin beyaz sakallı dedesini, yıldızları yeniden isimlendireceğim. Ta ki üçüncü çoğullar talan edinceye kadar, tümünü alıncaya dek mor rengimin…. Ben bu gece yine yeni bir geceyi izleyeceğim…