Beklemek, ne zamana, neyi, neyle karşılaşacagını bile bilmeden beklemek nasıl bişey biliyor musun? İçinden artık olmayacak dediğini ama bunu bir türlü kabullenememenin ne olduğunu düşünebiliyor musun? Aylarca bekledigin bir anın aslında dünyanı başına yıkacagı bir an olarak yön degiştirmesini anlayabiliyor musun? Yazıldığı okunduğu kadar kolay değil bu. Bunları yaşatan biri olarak acaba sen hangi kalple, hangi vicdanla, hangi insan sıfatıyla ayaktasın? Nasıl hala yaşayabiliyorsun? Kalp kırmak ne kadar kolay degil mi? Hani bir vazoyu kırarsın da tekrar yapıştırırsın, ama asla eski şeklini almaz kesinlikle bir iz kalır. İşte kalp kırmakta onun gibi. Sen şimdi şu satten sonra istediğin kadar gönlümü kazanmaya çalış, asla yapamazsın. Çünkü; o kadar kırdın o kadar paramparça yaptın ki birleştirecegin hiç birşey kalmadı. sen beni bile bile yok ettin… Senin için artık ağlamayacagım. Artık o bile yasak bana. Her gözyaşımdan sen akarken nasıl ağlarım ben. Senin olduğun hiçbirşeyde yokum ben. Sen beni nasıl yok ettiysen , benim için ne kadar zor olsada , bende içimde ki seni öldürecegim, yok edeceğim. Günlerimi, aylarımı , yıllarımı alsa da bunu yemin ederim kendim için her zaman "VAZGEÇİLMEZİM"diyen senin inadına bunu başaracağım. Hala anlamıyrsun, "BEN SENİ AĞLAYA AĞLAYA İÇİMDE BİTİRİYORUM". Artık benden bu kadar sana mutlu ol gibi saçma sapan sözler le veda etmiyorum. Sadece diliyorum artık hakettiğini yaşarsın. Bence bu söz sana yeterde artar. Zaten hakettiğin şeyde ortada. Benden beter olman ve benim yaşadıklarımı en yakın günde yaşaman dileğiyle…
“Senin için artık ağlamayacagım. Artık o bile yasak bana.”
keşke yasakları çiğnemesek..