Babilin asma bahçelerinde dolaşırken rüzgar…
Sen
Bana
Git
Güneşi getir…
Kaybolurken yağmurlarda yüzün,
Beyaza vursun kırık coğrafyanda hüzün,
Işığı kat çalakaşık önüne…
Bir ordu dursun,
Binbir nefesle,
Dizlerinin dibinde…
Ardına sakladığın düşleri uyandır bu gece…
Ateşe vursun ayakların,
Sönsün çukurlarında gözyaşların,
Kokunu savur,
Aklımın en bilinmez köşelerinde saklı yere…
Ve
Öldür içinde en bilinen denkleminle…
Ölü(m)…
Bir çocuk ağlasın kapında.
Elleri eteklerinde kalsın Kalamayanlar dilinde…
Unut(ma)…
Birgün dirileceğim bu topraklarda,
Ölmüşlüğümün günü yayılacak kulaktan kulağa
Eğilip bir rüzgar üfleyeceğim gözlerine…
Kirpiklerin havalanacak
Eşlik edecek menzile kanat çırpan martılara
Deniz göğe dokunacak, ben senin yüreğine…
İşte kıyamet…
İşte o zaman kıyamet…
Ha koptu, ha kopacak…