Kollarıma sağır ayrılıkları kuyupta , bakamadığım uzakları anlattıklarında anladım .Ben ne çok severmişim hüzünleri .. Upuzun uzanmış sokağıma bir akşamın , mahçupluğunda .. Terledim , sırtımı sıvazladın, avuçlarımı karıştırdın, gözlerimi kırpıştırdın .. Sonra uzaklara baktım , uzun uzadıya. Sonra aramızda ki şehirlerin ismini bir daha tersten söyledim . Bir küfre değerken dillerim sakındım , sustum , bişey demedim ,sitem etmedim , mızmızlanmadım . Biraz daha terledim . Upuzun baktım aramızdaki şehirlere .Sustum . Sustum ama ağlamadım . İnan ki ağlamadım . Anılmayacak anılarımızı andım , kimsesiz, kendimle . Çoğu kez çekindim , sustum kendime..Upuzun sustum .. Karasını gözlerine çekmiş İSTANBUL’un sevdiğim , şiirirmi buldum .Sana yazdığım , okudum sustum .. Sustum sana sustum , sensizliğe sustum .Upuzun sustum . O kadar demem olmasına rağmen . O kadar sevmeme rağmen ,hiç birşey diyecek yüzüm kalmadı diye sana ,sorgusu tamamlanmış mahkumların pişmanlığı gibi sustum . Sevginin teredütlerini yaşamama rağmen, kekeme sevgi hallerinde susma haklarından yararlandım yani .
Susmak ! suçu, sevgiyi kabul etmekse eğer ,upuzun sustum . Sonra aramızdaki gökyüzüne döndüm, sonra denize baktım ,sonra uzaklara ,sonra şehirlerin çıkış kapısına. Biliyordum bilmesine yoktun . Ben yoksunluğunu yaşamak istedim sustum . Kollarıma sağır ayrılıkları kuyupta , bakamadığım uzakları anlattıklarında anladım .Ben ne çok severmişim hüzünleri meğerse.. Felaketten bir öncesiydi . Kapıların çekilirken , küçük kollarınla .Ve ağır kilitleri vururken üzerime ,ağlamaklı bir martı gelipte dememişmiydi . O balıkçı adasında ,sevdiğimi sana .. Ama ben, en güzelini söyleyebilmek için sana ,sustum . *Gecesini gözlerine çekmiş sevdiğim, İSTANBUL’ un* .Şiirimi bir daha sana yazdım ,sustum . Salacaktan güneşi kaydırdım denize ,seke seke kız kulesi yirmi üç kulaçtı ,sustum .. Deniyor hayat bizleri yanılgılarımızla dedim. sustum . Sukuneti telaşlı bir martı bozdu, ben öyle usul usuldum , Sukuneti telaşlı bir gece bozdu, biz öyle usul usul usulduk . Sustuk ,sensizliği dinledik tek kelime demedik. Pusmuştuk kaçacak yerimiz de yoktu. Gözlerimizi sakladık parıltısında kıyamet. Sukuneti bir vapur bozdu .Şangur şungur ve hırpalanmış,ağlamaklı sesi kısılmış Sonra ben gene sustum.Upuzun sustum ,upuzun kendime sustum.. Perimi vurdular yüreğimde- mavi bir gözyaşı düştü içime. Sonra inan ki ,son bir kere daha ağladım.. Sustum , UPUZUN SUSTUMMM…………………….
miraç AKYÜZ
“Sonra aramızda ki şehirlerin ismini bir daha tersten söyledim . Bir küfre değerken dillerim sakındım , sustum , bişey demedim ,sitem etmedim , mızmızlanmadım . Biraz daha terledim . Upuzun baktım aramızdaki şehirlere .Sustum . Sustum ama ağlamadım . İnan ki ağlamadım . Anılmayacak anılarımızı andım , kimsesiz, kendimle .”
Tebrik ederim.Profesyonel bir yazı olmuş.Gerçekten çok beğendim=)
Özellikle tekrarladığım bölümdede kendimi gördüğümden midir bilmiyorum ama gerçekten beni çok etkiledi.
Teşekkür ederim.
Yüreğimin yansımasında ,sizide gösterebildiysem ne mutlu bana teşekkür ederim
“kollarıma ağır ayrılıkları kuyupta”, sonra yazının devamında; “kollarıma ağır ayrılıkları kuyupta” demek, konuşarak, yazarken orda olarak yazmak demek… ben cümlenizi düzeltmeden sizin şivenizle okudum ve daha güzel oldu… devamına sabırsız beklemeler ekliyorum yazılarınızın….